Japonya Gezgini

Japonya’nın Ekonomisi Son Yıllarda Nasıl Gelişti?

08.08.2018
824
Japonya’nın Ekonomisi Son Yıllarda Nasıl Gelişti?

Japonya’nın Ekonomisi adlı yazı serisinin ikinci bölümünde sizlere Japonya’nın ekonomisi‘nin son yıllardaki gelişimini kısaca derledim.

1995’ten beri Japonya’nın Ekonomisi

Balon ekonomisinin patlaması sonrası durgunluk 1990’ların ikinci yarısında ve yeni binyılda da devam etti. 1995 ve 1996 yıllarında ekonomik görünümde geçici bir iyileşme görüldü. Ocak 1995’te Büyük Hanshin-Awaji Depremi için toparlanma çabalarının yarattığı ek talep ve kısmen de Japon yeninin değerinin düşmesi nedeniyle Japonya’nın ekonomisi tekrar durgun hale geçmiştir. Ayrıca 1997 yılında tüketim vergisi oranındaki artış, hükümet yatırım faaliyetlerinde azalma ve büyük finansal kurumların iflasları gibi çeşitli faktörler durgunluğu daha da kötüleştirmiştir.

Düşen toprak fiyatlarının ağırlaştırdığı büyük miktarda borçla boğuşan finansal kuruluşlar, borç verme politikalarını sıkılaştırdı. Bu durum, şirketleri tesis ve ekipman yatırımlarını azaltmaya zorladı. Bu, Asya ekonomik krizinin neden olduğu düşen ihracat ile birleştiğinde, hemen hemen tüm sektörlerde daha düşük karla sonuçlandı. İstihdam, maaşlar ve ücretler de düştü. Tüketici, harcamalarını daha da aşağıya çekti ve 1998’de Japonya ekonomisi olumsuz bir dönem yaşadı.

Dünyanın en uzun köprülerinden Akashi Kaikyo Köprüsü

Dünyanın En Uzun Köprülerinden Akashi Kaikyo Köprüsü

Japonya Ekonomisinde Toparlanma Dönemi

1998’de hükümet, ekonomik toparlanmayı teşvik etmek ve gerekli kamu kaynaklarının sağlanması için 60 trilyon yen fonlama çerçevesi oluşturdu. Aynı zamanda finansal kurumlar tarafından azaltılmış kredilendirme ile başa çıkmak için 40 trilyon yen daha fazla tahsis edildi. 1999 mali yılı için ulusal bütçe, kamu proje harcamalarında büyük bir artış içerdi. Vergileri azaltmak, yeni ev alımları ve vergi kredilerindeki artış gibi aksiyonlar gerçekleştirildi. Şubat 1999’dan başlayarak, Japonya Merkez Bankası para arzını hafifletmek için % 0 kısa vadeli faiz politikasını başlattı ve Mart ayında hükümet 15 büyük bankaya kamu kaynaklarından 7,5 trilyon yen sağladı.

Bu önlemlerin ve Asya’daki Japon ürünlerine olan talebin bir sonucu olarak, 1999’un sonlarında ve 2000’de bazı endüstrilerde artan hisse senedi fiyatları ve gelir artışı gibi iyileşme işaretleri görüldü. Ancak 2001 yılında, yurt içindeki sorunlar nedeniyle ekonomi tekrar durgunluk yaşadı. İç talebin durgunlaşması, deflasyon ve Japon bankalarının taşıdığı büyük borç yükünün devam etmesi bu durgunluğun nedenleri arasındadır. Japon ihracatında bozulmaya bağlı olarak düşüş gösteren uluslararası faktörler, 1990 yılında sadece % 2.1 olan işsizlik oranını 2016 yılında % 3.0’a yükseltti.

Ekonomi, 2002 yılının sonlarında dibe vurduktan sonra yavaş fakat istikrarlı bir toparlanma sürecine girdi. 10 yıldan uzun bir süre devam ettikten sonra, balon ekonomisi çöküşünün olumsuz etkileri büyük ölçüde aşılmış gibi göründü.

Büyük bankaların tahsili gecikmiş alacaklarının oranı 2002 yılında % 8’in altına ve 2006 yılında % 2’nin altına düştü. Bu durum, bankaların bir kez daha finansal aracılar olarak işlev görebilmeleri nedeniyle banka kredilendirme kapasitesindeki iyileşmeye katkıda bulundu. Uzun vadeli ekonomik yavaşlamaya son vermek ve deflasyonun üstesinden gelmek için, 2012’den itibaren ikinci Abe Kabinesi “Abenomics” olarak bilinen ekonomik politikaları uygulamaya koydu.

Nissan Showroom Ginza

Nissan Showroom, Ginza

Abenomics ile Yeniden Yapılanma

Abenomics “üç ok” olarak bilinen üç politikaya dayanmaktadır. İlk ok, parasal genişleme politikaları aracılığıyla dolaşımdaki para miktarını artırarak deflasyon zihniyetini ortadan kaldırmayı amaçlayan “cesur para politikasıdır”. İkinci ok ise “esnek maliye politikası” dır. Hükümet, ekonomik önlemleri uygulamak için yaklaşık 10 trilyon yen’lik bir bütçe kullanarak talep yaratma girişimini başlattı. Üçüncü ok ise “özel sektörün yatırımını teşvik eden büyüme stratejisidir”. Amaç, özel sektörün ve bireylerin serbestleşme yoluyla dinamik katılımını sağlayabilecek bir toplum yaratmaktı. Bu politikalar, işsizlerin sayısında ve iflasların sayısında azalma ile birlikte reel GSYİH büyümesine neden oldu.

Japon toplumunun yaşlanmasının ekonomik sonuçları üzerinde artan bir endişe var. İstatistiklere göre 2016’da nüfusun yaklaşık % 27.3’ü 65 ve üstü yaştadır. Ancak 2060’a kadar bu rakamın yaklaşık % 39.9 olacağı tahmin ediliyor. Çalışan nüfusun daralmasının etkilerini en aza indirmek için, hem işgücü verimliliğinin artırılması hem de 65 yaşın üzerindeki kadınların istihdamının artırılması hedefleniyor. Ayrıca, emekli maaşlarında ve diğer sosyal refah sistemlerinde temel reformların gerekliliği belirtiliyor.

Softbank Robotu

Softbank Robotu

Ekonomi Açısından Büyüyen Asya Bağlantısı

İthal ürünler, yerli ürünlere göre 1980’lerin ortalarından bu yana 1990’larda % 50’yi, 1990’ların sonlarında ise % 60’ı aşan bir artış yaşamış ve bu durum Japon endüstrisinde bir korku yaratmıştır. 1980’lerin ikinci yarısında artan ticari bunalım ve japon yeninin değerindeki yüksek artış, önemli ihracat ürünlerinde birçok şirketi etkiledi. İthal malların pazar payı artık yerli kalemleri aştı.

Son yıllarda, Çin’den yapılan ithalatta hızlı bir artış özellikle endişe yarattı. 2001 ve 2005 yılları arasında, Japonya’nın Çin’den yaptığı ithalat % 170 oranında arttı. Aynı dönemde Çin’e yapılan ihracat da % 235 oranında daha hızlı bir artış gösterdi.

2015 yılında, Çin’in Japonya’nın yurtdışı ticareti içindeki payı % 21,2’ye yükselirken, ABD’nin payı ise % 15,1’e düştü. Japonya’nın dijital ev elektroniği ve otomobil ile ilgili ihracatı, 2007’den bu yana Çin’e yapılan toplam 100 milyar doları aşan toplam ihracat ile yükselişe geçti. 1988’den beri Japonya’dan Çin’e sürekli bir ticaret açığı var. Ancak, Japonya’nın Hong Kong’a yaptığı ihracatın büyük bir kısmı Çin’e ihraçla sonuçlanıyor. Bu durum dikkate alındığında ve Japonya-Çin ticareti ihracat esasına göre incelendiğinde, Japonya aslında bir ticaret fazlası yapıyor. 2014 yılındaki zirveden sonra, ticaret açığı azaldı. Hem ürün ihracatının hem de Çin ve Asya’nın geri kalanının ithalat hacimdeki artış, kısmen, küreselleşmenin bir parçası olarak ortaya çıkan uluslararası işbölümü sonucudur.

Japon şirketleri, sermaye mallarını (makineleri) ve ara malları (parçaları, vb.) Çin’deki doğrudan yatırımları yoluyla inşa edilen üretim tesislerine ihraç etmekte ve daha sonra mamul malları tekrar Japonya’ya ithal etmektedir. Halen Japonya, bilgi ve teknoloji üzerine yoğunlaşırken, Çin teknik kapasitesini artırmaya yoğunlaşmıştır. Bu durum Japonya’nın imalat sektöründen çok innovasyona ağırlık vermesine olanak sağlamaktadır.

Himeji Kalesi, Himeji

Himeji Kalesi, Himeji

Japonya’da Turizm

Son yıllarda Japonya’ya gelen yabancı ziyaretçi sayısındaki hızlı artışla, turist tüketimi arttı. Ziyaretçilerin çoğu komşu Asya ülkelerinden geliyor. Çin, Güney Kore, Tayvan ve Hong Kong’dan Japonya’ya gelen ziyaretçi sayısı 2015’te tüm yabancı ziyaretçilerin % 70’inden fazladır. Dolaysıyla yurtdışından ayrıca bir turizm geliri elde edilmektedir.

Sizlere 1995’den günümüze kadar  Japonya’nın Ekonomisi‘nde gerçekleşen olayları kısaca derledim. Japonya ekonomisi zorlu dönemlerden kişisel tasarruflar ve doğru politik hamlelerle sıyrılmış ve milli bir bilinçle yoluna devam etmektedir. Japonya’nın ekonomisi üzerine yazılarım devam edecek. Görüşmek üzere…

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Japonya Gezgini © 2018 - Dijital Reklam Ajansı We Dijital